Rabbim Beni Işınla
- Murat Akdoğan

- 24 Eyl
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 29 Eyl

Rabbim, beni ışınla
Apartman boşluğundan yıldız tarlasına,
Kombi sesinden semavi bir cümbüşe,
Whatsapp bildiriminden
Sessizliğin en kudretli yankısına.
Beni buradan al,
Market poşetleriyle boğuşan insanlığın elinden,
Trafik lambalarında donup kalan zamanın
Göz bebeklerinden…
Rabbim beni ışınla,
Kütüphanede saklı kalmış
Tozlu bir romanın cümlesine,
Henüz yazılmamış bir şarkının nakaratına,
Gülüşün sızdığı o ince yarığa…
Ben ki sabah haberlerinde
Kendi suretini göremeyen bir hayaletim,
Ben ki metro turnikelerinde
Sıkışıp kalmış bir çocuk çığlığı.
Rabbim, beni ışınla!
Ne tarihe, ne geleceğe,
Sadece kalbine—
Çünkü bütün evrenin
En hızlı yolu, oradan geçiyor.
Rabbim, beni ışınla
Çamaşır makinesinin içinden Satürn’e,
Bakkal defterinden Matrix’e,
Çekirdek kabuğundan kara deliğe!
Yeter bu mahalle,
Asansör aynasında
Kendi suratımı görüp tanıyamıyorum;
Kahve fincanında
Kaderimi arayıp hep telvesini içiyorum.
Rabbim, beni teleport et,
Elektrik faturasından kaçan bir kuantum zerresi gibi!
Şöyle bir baston sallasan,
Kredi kartı borçlarım buhar olsa,
İçimdeki bütün dertler
Kozmik çöpe atılsa…
Ben artık insan değilim,
Halk otobüsünde unutulmuş bir evrim teorisiyim;
Ben artık zaman değilim,
Şarjı bitmiş bir cep telefonuyum.
Rabbim, beni ışınla!
İki ekmek, bir gazete alıp dönerim,
Ama gidiş biletim olsun:
Ya yıldızların manavına
Ya da meleklerin kahvehanesine.
Rabbim, beni ışınla
Kira derdinden toprağın bedava kucağına,
Asgari ücretin utancından
Sessizliğin asaletine,
Üç kuruşluk taksitlerden
Ebediyetin borçsuz hesabına.
Gölgemin bile secde ettiği sonsuzluğa,
Sözlerin bittiği yerde
Sessizliğin hakikatine,
Kalbin kırık kabuğundan
Rahmetin iliksiz derinliğine.
Apartman aidatından yıldızların vergisiz ülkesine,
Kredi kartı ekstresinden
Merhametin faizsiz kitabına,
Üç kuruşluk mesai priminden
Ebedî huzurun maaşsız cennetine.
Koltuk altı deodorantından
Dağ çiçeklerinin kokusuna,
Kurumsal motivasyon mailinden
Sessizliğin çıplak vaadine,
“Takip et, takipten çık” döngüsünden
Sadakatin tek yönlü yoluna.
Influencer gülüşünden
Bir çocuğun sahici tebessümüne,
Google Maps yönünden
Gönlümün kendi kıblesine.
Asansör aynasından gök kubbenin çatısına,
Bim poşetinden Samanyolu’na,
Kargo takip ekranından
Zamanın kendiliğinden akışına.
Kombi faturasından kudretin sınırsız enerjisine,
Wifi kopmalarından
Sonsuz bağlantının hatasız çekimine,
E-devlet şifresinden
Doğrudan hakikatin kapısına.
Sahte indirimlerden sonsuz cömertliğe,
Metrobüs sıkışıklığından
Arşın ferahlığına,
Şirket sunumlarından
Sessizliğin mutlak ayinine.
Fast-food menüsünden evrenin bereket sofrasına,
Story izlenmelerinden
Gözlerimin gerçek görgüsüne,
“Beğeni sayısı”ndan
Kalbin ölçüsüz terazisine.
Şarj aletinden kesintisiz kudretine,
Netflix bölümünden
Kıyametin tek seansına,
Online siparişten
Göğün doğrudan ikramına.
(Murat Menteş'in "Afilli Filintalar" sitesinde yayımladığı "Şeyhim Beni Işınla" adlı şiirinden feyzlenilmiştir.)







Yorumlar